Yeni Başlıklar

Sona doğru...



Tüm Türkiye Suriyelilerin düşürdüğü uçak konusunu konuşurken, medyada herkes her konuda uzman kesilir ve bu 'uzmanlardan' bazılarının sıcak ve şehir trafiğine rağmen aynı gün içinde 4-5 televizyonda endam gösterirken olağanüstü bir durum gelişmezse ilgili ülkeler Rusya'nın teklifi ve Kofi Annan'ın daveti üzerine bugün Cenevre'de bir araya gelerek Suriye konusunu görüşecek. 


 Sona doğru... ABNA-ABD'nin karşı çıkması nedeniyle İran'ın davet edilmediği toplantıda Suriye ve Başkan Esad'ın geleceği konuşulacak. Peşinden de Annan İran'a giderek ya da İranlılarla buluşarak bilgi verecek.

***

Bir kez daha Rusya'nın tavrı her şeyi belirleyecek. Putin ise başından beri olduğu gibi dış müdahaleye ve Esad’ın zorla düşürülmesine karşı. Esad ise İran televizyonuna verdiği demeçte Tahran ile Şam arasındaki stratejik birlikteliğe dikkat çekerek ne pahasına olursa olsun silahlı gruplarla mücadele edeceğini söyledi. Özetle herkes son kitabım 'Ortadoğu'da Kanlı Bahar'da özetlemeye çalıştığım başlangıç noktasındaki konumunda. Tek farkla: Esad'a bağlı güçlerle  ABD ve müttefiklerinin desteklediği silahlı gruplar arasındaki çatışmalar iç savaş niteliği kazanmış durumda... Bu süreç herhangi bir formül ve en kısa zamanda durdurulmazsa iç savaş hızla tüm Suriye'ye yayılacak ve kim ne derse desin başta Türkiye olmak üzere tüm coğrafya bundan etkilenecektir.

***

Suriye olaylarının ilk günlerinde birçok kişinin yaptığı bu vurgu şimdi artık çok daha anlamlı. Çünkü Suriye ve Suriye üzerinden bölgeyle ilgili hesap yapan herkes bir an önce sonuca varmak için her yola başvuruyor... Onlara göre bedeli çok fazla can ve malla ödense de bu denklem büyük oyunun kurallarına göre bir an önce ve ne pahasına olursa olsun çözülmelidir. Yani bu süreç yaz sıcaklığına paralel olarak yeni bir evreye giriyor. Yani gergin olan Türkiye- Suriye ilişkileri düşürülen uçakla birlikte daha da gerginleşerek yeni evrenin en anlamlı ve kritik boyutunu oluşturuyor. Amerikan, İngiliz, Fransız ve Alman medyasının bu boyut öncesinde ve sonrasında Türkiye'nin konum ve tutumuyla ilgili çok ilginç hikayeler anlatmaya başlaması çok anlamlıdır...

***

Bu yeni boyut ve süreçte ne tür tehlikeli sürprizlerle karşılaşacağımızı ise hiç kimse kestiremez. Çünkü  hiç kimse bir Türk uçağının Suriye tarafından düşürüleceğini aklının ucundan bile geçirmemişti. Ama uçak düşürüldü ve garip bir şekilde birçok kişi savaş çığırtkanlığı yapmaya  başladı. Sanki savaş internet cafe'lerinde oynanan bir bilgisayar oyunu ya da ormanlık alanlarda yapılan mangal partileri! Bu tür partileri Amerikalılar Irak, Afganistan, Somali, Yemen ve bu coğrafyanın birçok yerinde düzenlediler, düzenliyorlar... Hem de demokrasi uğruna ve demokratik yöntemlerle! Onların demokrasisinde ise bu demokrasiye inanmayan ya da uymayan HERKES demokrasiyle yola getirilir... Arada bir kan görmek ise demokrasinin fantezisidir. Tıpkı Şah, Saddam, Mübarek, Bin Ali ve Kaddafi  olaylarında olduğu gibi. E bu kadar kusur da kadı kızı Hillary'de bile olur.

***

Hiç kimse gökyüzüne uzanacak acılı ruhların ahını duymayacak. Geriye demokrasinin paslanan kılıcı ve inanılan o hesap günü kalıyor. Bakalım o hesap gününe kadar akacak kanların vebalini bu dünyada kim nerede ve nasıl verecek? Tabii o zamana kadar bu coğrafyada bu hesabı onlara ödettirecek kimse kalırsa!!! Kalmazsa da o zaman başka topraklardan insanlar ya da gerekirse uzaydan yaratıklar getirmeli. Bu da olmazsa laboratuvar ortamında üretilen organizmalarla bu işi yapmalı... Amerikan filmlerinde hep böyle oluyor ya!!!

Hüsnü Mahalli
http://www.aksam.com.tr/sona-dogru...-7056y.html

Yazar Hakkında

Hiç yorum yok:

Yorum Gönderin